ülkemizin içerisinde bulunduğu uygarlık durumunu analiz etmek için çok önemli tespitlerde bulunmama fırsat sağlayan bir garip üzücü olay.
bu olaydan herkes bir şeyler çıkardı haliyle mazluma sahip çıkan ve ezileni koruyan bir iç güdümüz olarak tatlıcı abimiz haklı bulundu bir kısım azınlık
lümpenler tarafından tamamen haksız ve hırsız olarak isimlendirildi. ben çok fazla taraf olup bu toplara hiç girmek istemiyorum ama bu olay ve devamında gösterilen reaksiyondan çıkardığım tek sonuç var: ülke olarak 3. dünya ülkeleri arasındayız.
bunun lamı cimi yok bas baya
3. dünya ülkelerinde olabilecek sıradanlıkta olaylar zinciri var karşımızda bu halimizle avrupayi bir ülke olmaktan bahsedemeyiz en fazla
ortadoğu bataklığına en az batmış
orta sınıf ülkelerdeniz. şimdi bu yargıya neden ve nasıl ulaştım dilim döndüğünce bunları sıralayayım.
1- bu tatlıcının olayların en başında verdiği tepki maalesef üzücü bir tepki olsa da biz bu adama acımış olsak da bu, millete fütürsuzca bıçak sallamasını gerektirecek bir olay değil. burada makul olan durum eğer haklıysa hakkını
hukuki yollardan aramasıdır ki
medeni toplumlarda genellikle bu olur haksızsa da buna direnmesi aslında mantıklı ve kabul edilebilir bir olay değil. adamın çaresiz kalması 5 çocuğunun olması devamında yapılan aşağılayıcı unsurlar olmasa abimizin ne ismini duyacaktık ne insanların dikkatini çekecekti devam eden olaylara geleceğiz ancak tatlıcı abimizin verdiği tepki tam bir 3. dünya ülkesi insanın yapacağı vahşilikte ve çocuklarının rızkını kurtarmak için hırçınlaşmakta maalesef.
2- tatlıcının dediğine göre
zabıtalar daha önce 5 defa arabayı parçalamışlar ve bu sefer parçalanmayacağına söz veriyorlar ama olayların sonunda kim bilmiyorum ama birisi adamın arabasının camlarını kırıyor daha da adamın damarına basarak elinde bıçak olan adamı
tahrikten başka bir şey yapmıyorlar yetmiyor onlarca adam elinde bıçak olan bir adamı normal koşullar altında etkisiz hale getiremiyorlar, yetmiyor denyonun biri yanına
biber gazı sıkıp kaçıyor oğlum bu nasıl kafa lan? mal mısınız oğlum siz? bu kadar mı iş bilmez yol yordam bilmez hem korkak hem acımasız olabiliyorsunuz. gözümde 3. dünya ülkeleri canlanıyor evet biz de onlardanız ya da o yoldayız.
3- bu kameraya çeken ya da yanında duran
karaktersiz insanlara ayrıca parantez açmalıyım ki videoyu çeken arkadaş "iteyim mi arabayı denize lan" diye adice ve empatiden yoksun bir tepki sunuyor bizlere adeta vahşi bir hayvanla mücadele hissiyatı oluşturuyor izlerken ben utanıyorum. evet 3. dünya ülkesine dönüşüyoruz.
4-teoride her ne kadar tatlıcı abi haksız olsa hatta kanunsuz iş yapıyor olsa da
subjektif yorumum şu ki ülkenin her köşesinde seyyar satıcılar kol gezerken, restaurantlar kaldırımlara masa atarken, bol sıfırlı paralar devlet kasasından hortumlanırken gidip de 6. defa bu adamın tezgahına saldırılıyorsa akla gelen ilk sebep hatırlı birileri tarafından şikayet ediliyordur. sen
devlet olarak,
belediye olarak, zabıta olarak; ülke çapında her noktada kanunsuzluğa karşı aynı özverili tepkiyi veremiyorsan, sırf biraz söz sahibi olan
kalantor adamların hatır işlerine koşuyorsan, hatta
rüşvet alıp bu adamcağızı darlıyorsan; adam kayırmanın, rüşvetin, hatır gönül işlerinin, güce tapınmanın bini bin para olmuştur senin ülkende. bu derece güce tapar bu derece güçsüzü bulduğun yerde ezmeye kalkıyorsan üzgünüm ama 3. dünya ülkelerine dönüşüyorsun.
5- hadi diyelim zabıtanın yaptığı her türlü usulsüz densizlikleri görmezden gelelim. hadi diyelim tatlıcı haksız ve bunlar bizim vergimizin derdine düştü ve adamın ekmeğine el koyacaklar. adamı yakaladıktan sonra üzerine çullanmak ve adamın kaval kemiklerine(ki çok acıtan bir noktadır), ayaklarına sopayla vurmak neyin nesi densiz herifler. 3. dünya ülkesi!!!
6- normal bir ülkede olması gereken bu tip
kanunsuz vergisiz işe girişenleri ayırmadan tümden ortadan kaldırmaktır. insanlara iş alanı açıp 5 çocuk babası bir garibanı bu duruma düşürmemektir.
milli geliri olabildiğince tüm tabana yaymaya çalışmak adına çeşitli yaptırımlara başvurmaktır. yolsuzluğun her türlüsüyle savaşıp hatırdı gönüldü rüşvetti bu tür işlere yol açmamaktır. ama bu olaydan da bir kez daha anlıyoruz ki iş imkanı yok bir sürü insan seyyar satıcılık yapıyor, bu alanda düzenleme yok, bunlara tümden mücadele yok birilerinin rahatsız olduğu bir takım
seyyarların üstüne çökülüp bu çarpık düzen bir şekilde devam ediyor ve her fırsatta her dönemde güçlü olan güçsüzü eziyor. klişe ama, hukuk güçlülerin elinde güçsüzleri ezmek için kullanılıyor. tanıdık geldi dimi? al sana 3. dünya ülkesi...
7- bir de olayın sosyolojik boyutu ve
sürü psikolojisi hali var. orada tatlıcı abimize müdahale eden tartaklayan sopa ile darp eden insanlar arasında sadece zabıta yok normal
vatandaş da var işin içinde. olayın içerisindeyken yalnız kalan ve ekmek kapısı için hırçınlaşan bıçak çeken adama karşı-güçsüz adama karşı- amiri memuru gücü ve güçlüyü görüp onlardan taraf olan bir halk kitlesi de var orada. ancak olay basına yansıyor insanlar olaya müdahil olmadıkları için uzaktan şahit olan insanlar büyük bir kitle ile adama yani
mazluma sahip çıkıyor adama arka çıkılıyor. bu çok güzel bir şey ezilenin yanında duruş göstermek erdemli bir hareket ancak çok eminim ki bu arka çıkan kalabalıktan ciddi bir kesim olaya şahit olsaydı eğer o zaman da bu seyyara karşı duran tarafta olacaklardı bundan eminim. gücü ele geçiren insan zulmediyor, gücü yakınında hisseden insan güce tapınıyor. ne insanlık kalıyor ne erdem ne akil düşünce. güce tapan insanlarla dolu bir 3. dünya ülkesi.
benim bu olaydan gördüğüm başka bir şey değil maalesef. zabıta haksız, onu oraya yollayan haksız, seyyar haksız, seyyarı o duruma düşüren haksız, tabiki bunlara yol açan çarpık devlet sistemi haksız ama hepsinden öte bunlara tepkisiz kalan gözünün önüne vicdanı yumruklayan trajik bir olay gelmedikçe tepkisiz kalan insan kalabalığı haksız.
zaten bu
trajik hadisenin vicdanlarda yaratacağı etki de kısa süreli oluyor. merak etmeyin yakında geçer belki seyyar abimize iş verirler hepimiz unuturuz benzer durumda olan ve olacak olan yüz binlerce emekçiyi. vicdanları törpüler, usulca güce hükmedene tapınmaya ve önünde durmamaya devam ederiz.
ülke mi? o sıralamasını korur canım ona ne şüphe...